Hurda Teşviki Yasa Tasarısı Mecliste: Yeni Araç Almanın Yolu Açılıyor

Türkiye’de otomotiv sektörünü canlandırmak ve çevreye duyarlı adımlar atmak amacıyla hurda teşviki ile ilgili bir yasa tasarısı meclise sunuldu. Eğer bu düzenleme kabul edilirse, 25 yaşından büyük araç sahipleri için sıfır otomobil almanın önü açılacak.

Vergi Muafiyetiyle Büyük Avantaj

Teklife göre, 25 yaş ve üzeri araçlarını hurdaya teslim eden kişiler, sıfır kilometre yerli üretim araçlarını ÖTV ve KDV gibi ağır vergilerden muaf şekilde alabilecek.

Bu düzenleme sayesinde, sıfır araç fiyatları liste fiyatına göre %55 daha uygun hale gelecek. Ekonomik zorluklar nedeniyle araç alamayan birçok kişi, büyük bir fırsata kavuşmuş olacak.

Çevre Dostu Bir Adım

Eski araçların hurdaya çıkarılması yalnızca ekonomik değil, çevresel açıdan da önemli bir adıma işaret ediyor. 25 yaş ve üzerindeki araçlar, eski teknolojiye sahip motorları nedeniyle yüksek emisyon değerlerine sahiptir ve çevre kirliliğine ciddi katkıda bulunur. Hurda teşviki ile bu araçların trafikten çekilmesi, çevre sağlığına önemli katkılar sağlayacak.

Türk Otomotiv Sektörüne Can Suyu

Teşvikin bir diğer önemli hedefi, yerli üretim araçların satışlarını artırmak ve Türk otomotiv sektörüne destek sağlamak. Daha fazla aracın satılması, sektördeki üretim ve istihdam oranlarını artıracak. Bu da ekonomiye dolaylı olarak büyük bir katkı sunacak.

Geri Dönüşümle Çevreye Çift Katkı

  • Hurdaya çıkarılan araçlar, geri dönüşüm sektörüne kazandırılarak doğaya zarar veren atıkların azalmasına katkıda bulunacak.
  • Araç parçalarının yeniden kullanılması, kaynakların etkin kullanılmasını sağlayacak.

Bu süreç, sürdürülebilir bir çevre için de önemli bir adım olacak.

Hem Çevre Hem Ekonomi İçin Büyük Kazanç

Hurda teşviki, çevre kirliliğinin azaltılması, sürdürülebilirlik ve ekonomik kalkınma açısından önemli bir fırsat sunuyor. Yasa tasarısının kabul edilmesi durumunda, yerli üretim oranlarının artırılması ve vatandaşların daha uygun fiyatlarla sıfır araç sahibi olması mümkün olacak.

Bu düzenleme, hem çevresel hem de ekonomik faydalarıyla dikkat çekerken, Türkiye’nin otomotiv sektöründe güçlü bir adım atmasını da sağlayabilir.